Koronavirüs kalp ve damarları nasıl etkiler?
Covid-19 virüsünün kalp ve damarlara etkileri şu şekilde sıralanabilir:
- Covid-19 virüsü kişinin akciğerlerinde zatürreye neden olur.
- Akciğerdeki kan oksijenlenmesi bozulur ve oksijen düzeyindeki düşüklük kalbin yorulmasına yol açar. Sonuç olarak kalpteki iş yükü artar. Buna bağlı kalp krizi ve kalp yetmezliği gibi hastalıklar açığa çıkar.
- Toplardamar ve atardamarlarda pıhtı oluşumunu tetikler. Toplardamarda gelişen pıhtı akciğerlere ilerleyerek akciğer damarının pıhtı ile tıkanmasına sebebiyet verebilir. Pulmoner Emboli olarak ifade edilen bu durumun hayati riski vardır. Atardamardaki pıhtı oluşumu ise kalp krizi ile sonuçlanabilir.
- Kalp kasında iltihap meydana gelebilir. Miyokardit olarak bilinen bu olguda; kalp kasındaki kasılma gücü bozulur ve kalp yetmezliği gelişir.
- Kalp ritminde bozukluklar meydana gelir. Kandaki oksijen oranı düşer, damar içine pıhtı atar ve kalp kasının virüse tutulumu nedeniyle kalbin elektriksel sisteminde işlevsel bozukluklar gelişir.
Akciğerler dışında diğer organlar da etkileniyor
Covid-19 virüsünün bıraktığı tahribat, yalnızca akciğerler ile sınırlı kalmamaktadır. Tıbbi literatürde “sistemik tutulum” olarak ifade edilen bu duruma örnek olarak, hormon salgılayan tiroid bezinin bile bu virüsten etkilendiğini söyleyebiliriz. Elbette, risk altında olan en büyük hedef kalp ve damarlardır.
Pıhtılaşma riski ile karşı karşıya kalınıyor
Covid-19 virüsü, damar iç yüzünü örten örtü tarafından yaygın bir şekilde tutulmaktadır. Dolayısıyla virüs, vücudun damarlarında ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Damarlarda gelişebilecek ciddi sorunların en başında; damar içi pıhtılaşma gelmektedir. Akciğerdeki tutulumların temelini oluşturan bu durum, diğer taraftan bakıldığında kalp krizi riskini yükselten bir faktördür.
Mevcut kalp hastalıklarının seyrini ağırlaştırıyor
Kalp ve damar sağlığına olumsuz yönde etki eden Covid-19 virüsünün ikinci en önemli etkisi, geçmişten gelen mevcut kalp rahatsızlıklarını ağırlaştırmasıdır. Örneğin, hafif bir koroner hastalığı bulunan kişilerin kalbini besleyen damar içlerindeki plakaların yırtılmasına, plaka üstlerinde pıhtıların oluşmasına ve kalp krizine sebebiyet vermektedir. Bazı vakalarda ilk belirti kalp krizi olabilir. Harici olarak; beyin, böbrekler ve akciğerlerde de bazı damar tıkanıklıklarına yol açabilir.
Kalbin kasılma gücü etkilenebilir
Covid-19 virüsünün doğrudan kalp kasında iltihabi duruma neden olabildiği belirlenmiştir. Miyokardit adı verilen bu durum; kalp kasının kasılma gücünü bozarak, hastayı kalp yetmezliğine kadar götürebilir. Ayrıca hipertansiyon ve şeker hastalığı; kalp ve damar sistemi sağlığına olumsuz yönde etki edip; ciddi şekilde hasar verebilecek rahatsızlıklardır.
Koronavirüs geçiren hastalar ilaçlarını kullanmaya devam etmeli
Covid-19’a yakalanan kalp hastaları özellikle kan sulandırıcı ve tansiyon için almakta olduğu ilaçları kullanmayı asla bırakmamalıdır. Bu ilaçları kullanmanın, covid 19 açısından herhangi olumsuz bir etkisi bulunmamaktadır. Ayrıca, aşı olmayı geciktirmemek de önemlidir. Hem kendi hem de sevdiklerini korumak için mutlaka aşı olmalıdırlar.
Bu kurallara riayet edin
Covid-19 virüsünü atlatmış, geçmişte kalp rahatsızlığı bulunan ya da ailede kalp rahatsızlığı geçmişi olan kişilerin dikkat etmesi gereken bazı kurallar var. Bu kurallar:
- Hareketsizlik ve sağlıksız beslenme kalp sağlığı üstündeki en büyük tehdit olduğu, obezitenin kalp ve damar hastalıklarının ve şeker hastalığının habercisi olduğu unutulmamalıdır. Evde kalmak beslenme düzenini değiştireceğinden dolayı iş ve sosyal yaşamda aktif olmak önemlidir.
- Kalp krizi öncesinde göğüs ağrısı, ritim bozukluğu ve nefes darlığı gibi şikayetler vardır. Bu şikayetler hiçbir hastalığın belirtisi ile karşılaştırılmamalı, zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
- Şeker hastalığı, hipertansiyon ve kalp rahatsızlığı bulunan hastalar düzenli kontrollerini ihmal etmemelidir.
- Doktor tarafından reçete edilen ilaçlar düzenli bir şekilde alınmalıdır.
- Vitamin ve mineral takviyesi mümkünse sağlıklı bir beslenme programı ile sağlanmalıdır;
- Son olarak, belki de her hastalıkta payı olan stres faktörünü yaşamdan uzaklaştırmak ve kaliteli zaman geçirilmelidir.